Ak Görünümlü Kirli Çamaşırlar
Dünya kulağa ne kadar masum gelirse gelsin, bazı kavramlar perde arkasında çok daha karanlık bir işlev görür. “Adalet ve Kalkınma” ya da İngilizcesiyle Justice and Development, insan hakları ve ekonomik kalkınma maskesi altında yürütülen küresel operasyonların en güzel örneklerinden biridir. Washington’da 1996 civarında doğduğu söylenen bu fikir, aslında devletlerin bağımsızlığını törpüleyen, ekonomik ve siyasi kontrol için kullanılan bir şifreydi.
Banu Avar’ın belgesellerinde sıkça gördüğümüz gibi: dışarıdan bakınca her şey “adil ve ilerici” görünür, ama işin içinde dönen çarklar, fonlar ve gizli ajandalar çoğu zaman gözden kaçırılır.
Tarihsel Arka Plan: Küresel Planın Temelleri
- 1945 sonrası: Dünya Bankası ve IMF, kalkınma raporları ve yardımlar aracılığıyla ülkelerin iç işlerini şekillendirmeye başladı.
- 1990’lar: Soğuk Savaş sona erdi, Washington merkezli küresel tek kutuplu dünya düzeni doğdu. “Demokrasi ihracı” ve “kalkınma yardımı” ikilisi artık ülkeleri kontrol etmek için temel araç oldu.
- 1996: Operasyonun fikirsel olarak şekillendiği, adalet ve kalkınma kavramlarının küresel politika terminolojisine entegre olduğu kritik yıl.
Operasyonun Mekanizması
Adalet
Uluslararası mahkemeler, insan hakları raporları ve demokratik standartlar, çoğu zaman ülkelerin iç işlerine müdahale etmek için araç olarak kullanılır. Hukuk maskesi altında yürütülen bu operasyonlar, uluslararası güçlerin çizdiği sınırlar dahilinde işler.
Kalkınma
Krediler, fonlar ve reform paketleri ile ülkeler ekonomik bağımlılığa sürüklenir. Kalkınma adı altında uygulanan politikalar, yerel üretimi azaltır, kaynakları küresel piyasanın çıkarına yönlendirir.
Sahadaki Kirli Çamaşırlar
- Balkanlar: Yugoslavya’nın parçalanması, “adalet” ve “barış” maskesiyle gerçekleşti.
- Ortadoğu: Irak, Afganistan ve Libya operasyonları, kalkınma ve demokrasi söylemleriyle meşrulaştırıldı.
- Afrika: Dünya Bankası fonlarıyla borçlandırma ve kaynak sömürüsü.
- Türkiye ve Benzeri Ülkeler: Siyasal hareketlere “adalet ve kalkınma” maskesi çekilmesi, halkın bilinçli veya bilinçsiz yönlendirilmesi.
Güvenilir Kaynaklarla Derinlik
- The New Yorker – The Next Crusade: Dünya Bankası’nın “adalet” ve “yolsuzlukla mücadele” gibi kavramları nasıl global politika aracı olarak kullandığını anlatır. Link
- Julian Culp – Global Justice and Development: Küresel adalet ve kalkınma kavramlarının kuramsal çerçevesini sunar. Link
- Ramos‑Maqueda & Daniel Chen – The Role of Justice in Development: Empirik verilerle adalet kurumlarının ekonomik büyüme ve toplumsal güven üzerindeki etkisini tartışır. Link
- Banu Avar: Belgesellerindeki gözlem ve anlatım tarzı, bu operasyonların sahadaki dramatik yüzünü gözler önüne serer.
Maskenin Düşüşü
Adalet = güçlünün hukuku.
Kalkınma = bağımlılığın kalıcılaştırılması.
Kulağa masum gelen kavramların, küresel kontrolün ve emperyal operasyonların yumuşak kılıfı olduğu açığa çıkar.
İnsanlık için Uyarı
“Justice and Development – Adalet ve Kalkınma Operasyonu”, sadece kavram değil, bir küresel müdahale stratejisidir. Adalet ve kalkınma adı altında yürütülen bu operasyonlar, çoğu zaman halkların kendi iradeleri ve bağımsızlıkları üzerinden şekillenir. Banu Avar’ın belgesellerinde gördüğümüz gibi, dışarıdan bakınca her şey masum görünse de, perde arkasında dönen çarklar ve kirli ajandalar insanlığın gerçekleriyle yüzleştirir.
Teşekkürler
EmoticonEmoticon