Her yıl artarak devam eden orman yangınları artık doğanın değil, bir düzenin eseri olabilir mi? Sadece ağaçlar değil; doğa, köyler, canlılar ve bağımsız yaşam biçimi birer birer yok ediliyor. Bu yangınlar gerçekten "doğal" mı?
Küresel iklim değişikliği gündemi artık sadece bir çevre meselesi değil. "İklimi koruyacağız" bahanesiyle; topraklara, su kaynaklarına ve kırsal yaşama müdahaleler meşrulaştırılıyor. Amaç doğayı kurtarmak mı, yoksa onu sahiplenmek mi?
Ormanlar yandıkça, o alanlar doğaya mı dönüyor? Yoksa koruma altına alınarak insanlara yasaklanıyor, ya da imara açılarak enerji tarlalarına ve akıllı şehir projelerine mi devrediliyor? Bu yangınlar bir "temizleme" operasyonu olabilir mi?
Karbon kredileri, sürdürülebilirlik raporları ve yeşil yatırımlar adı altında küresel sermaye; orman yangınlarını fırsata mı çeviriyor? Bu yeni ekonomik düzende doğa; bir yaşam alanı değil, yalnızca bir yatırım aracına dönüşüyor.
Kırsal yaşamı sürdürenler, yangın tehdidi veya yasaklarla köylerinden uzaklaştırılıyor. İnsanlar zorla şehirlere yönlendirilirken, kırsal alanlar büyük projelere teslim ediliyor. Bu bir tesadüf mü, yoksa planlı bir nüfus yönetimi mi?
Yanan alanların çoğu kısa sürede "orman vasfını yitirmiş" ilan edilip imar projelerine açılıyor. Bu bir doğa felaketi değil, bir "imar fırsatı" olarak mı görülüyor? Aynı senaryo her ülkede tekrar ediyorsa, karşımızda küresel bir plan mı var?
Orman Yangınlarının Gizli Yüzü
Küresel İklim Gündemi: Gerçek mi, Bahane mi?
Doğa Koruma Görünümlü Ele Geçirme Operasyonu
Yeşil Ekonomi Maskesiyle Yeni Sömürü
Topraklar Boşaltılıyor, İnsanlar Şehirlere Sıkıştırılıyor
Orman Vasfı Yitiriliyor, İmar Geliyor
“Yangın sadece ormanı değil; bağımsız yaşamı, toprağa aidiyeti ve doğayla barışı da yakıyor.”
24 Mayıs 2025 Cumartesi
Orman Yangınlarının Gizli Yüzü
Yayında Mayıs 24, 2025
İlgili Makaleler
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Teşekkürler
EmoticonEmoticon